Türkiye ile Fransa arasında imzalanan işgücü anlaşmasının yıldönümü nedeniyle bir basın açıklaması yapan İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu, “Siyasilerin teröristlerin tümünün göçmen olduğuna yönelik söylemleri, artık sokakta bile başörtülü olmanın mümkün olmayacağının seçim kampanyaları kapsamında dillendirilmesi, İslamofobik söylemlerin vardığı endişe verici boyutları göstermektedir. Bu durum Fransa’daki insanlarımızın siyasette daha etkin olmalarını kaçınılmaz hale getirmektedir.” dedi. Yeneroğlu açıklamasında şunları ifade etti:

“8 Nisan 1965 tarihinde Paris’te Türkiye ile Fransa arasında işgücü anlaşması tanzim edilmiştir. Bu tarihten sonra beş asırlık köklü ilişkilerimizin bulunduğu Fransa ile olan ilişkilerimiz yeni bir boyut kazanmıştır. Anlaşmadan 52 yıl sonra bugün 600 binin üzerinde Türkiye kökenli insanımız Fransa’da yaşamını sürdürmekte ve eğitimden iş hayatına farklı alanlarda toplumsal hayatın içerisinde yer almaktadırlar.

Fransa’daki Türk toplumunun gelecekte üzerinde durması gereken en önemli alan siyasal katılımdır. Zira bu kesimin Fransa siyasetine katılımı neredeyse yok denecek kadar azdır. Fransa’da Ulusal Meclis’te Türkiye kökenli milletvekili bulunmamaktadır. Yerel meclislere bakıldığında vatandaşlarımızın temsil oranının artırılması gerektiği görülmektedir. Son yerel seçimlerde, çeşitli listelerden aday olan vatandaşlarımızın 16’sı belediye başkan yardımcısı olmak üzere 194’ünün yerel meclislere girmeyi başardığı tespit edilmiştir.

Sorun teşkil eden bir diğer alan Fransa’daki ayrımcılık, ırkçılık ve İslam düşmanlığıdır. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aşırı sağ partinin adayı Le Pen’in seçimi kazanma ihtimali bu sorunun gelecekte daha da artacağını ortaya koymaktadır. Ülkede uygulanan OHAL’in Müslüman yurttaşları damgalama boyutları da olduğu komisyon raporlarında vurgulanmaktadır. Yine polisin yaptığı baskınların dinî inanca dayalı şüphe üzerinden gerçekleştirilmesinden dolayı masum insanların hedef alındığı belirtilmektedir. Siyasilerin teröristlerin tümünün göçmen olduğuna yönelik söylemleri, artık sokakta bile başörtülü olmanın mümkün olmayacağının seçim kampanyaları kapsamında dillendirilmesi, islamofobik söylemlerin vardığı endişe verici boyutları göstermektedir. Bu gelişmeler Fransa’daki insanlarımızın 23 Nisan-7 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ile 11-18 Haziran’daki milletvekili genel seçimlerine katılımda daha etkin olmalarını gerekli kılmaktadır.

Ayrıca son günlerinde olduğumuz halk oylamasında Fransa’daki tüm vatandaşlarımızın da tarihî bir sorumluluk bilinciyle hareket ederek sandığa gitmesi büyük önem taşımaktadır. Bugün Fransa’da referandum için oy kullanabilecek yaklaşık 326.000 seçmen bulunmaktadır. Vatandaşlarımız kullanacakları her bir oyla anayasa değişikliğiyle ilgili millet olarak verilecek karara katkıda bulunacaklardır.

Bu düşüncelerle Türkiye-Fransa İşgücü Anlaşması’nın 47. yıl dönümünde birinci nesli saygıyla anıyor, yeni nesillere de büyük sorumluluklarla karşı karşıya olduklarını hatırlatıyorum.”

Connect with Me: