Saygıdeğer Genel Başkanım,

Değerli Genel Başkan Yardımcılarımız ve Genel Merkez Yöneticilerimiz,

Saygıdeğer konuklar,

Kıymetli basın mensupları,

Sosyal medya üzerinden ve yurt dışından bizleri takip eden aziz vatandaşlarımız,

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yurt Dışı Vatandaşlar Eylem Planı tanıtım toplantımıza hoş geldiniz.

***

Kıymetli Misafirler,

Ben de 19756 yılında Bayburt’ta doğmuş, 1976 yılında aile birliği çerçevesinde daha önce Almanya’ya gitmiş babasının yanına annesiyle ve ablasıyla beraber gitmiş bir kişiyim.  

40 yaşına kadar hayatımın çok büyük bir kısmı Almanya’da geçti.

Orada okudum, çalıştım; Almanya’da evlendim, çocuklarım orada dünyaya geldi.

Yine Almanya başta olmak üzere tüm Batı Avrupa’da Türkiye’den gelen göçmenlerin haklarını savundum, yaşadıkları ayrımcılıklarla mücadele ettim. Özellikle Müslüman topluluğun yaşadığı kültürel ırkçılık, İslam düşmanlığı ve eşit haklar mücadelesi verdim. Yani hep ötekileştirmenin karşısında durdum ve azınlıkların yegane teminatı olan çoğulcu demokratik hukuk devleti modelini savundum.

En az 25 yılım böyle geçti.  

Öteki olmanın ne demek olduğunu çok iyi bilirim. Anavatandan uzakta olup yaşanılan yeri yurt edinme çabasının da ne demek olduğunu yaşayarak bilenlerdenim.

Bu nedenle, Göç ve Diaspora Politikaları benim için özel bir öneme sahiptir ve bu çerçevede Yurt Dışı vatandaşlarımıza yönelik Eylem Planı da benim için ayrıcalıklı bir çalışmaydı.

Aslında Türkiye’ye dönüşümde de özellikle Türkiye için rasyonel bir diaspora politikası inşa etmek benim için öncelikliydi.

Ancak diaspora politikası lüks bir politik alandır.  

Başarılı bir diaspora politikasının temel şartı kendi toplumsal sorunlarını çözmüş, işleyen bir ileri demokrasi, refah seviyesini artıran bir güçlü ekonomi ve bunların üzerine bina edilen saygın bir dış politikadır. Bunlar olmazsa yurt dışında yaşayan vatandaşlarınıza fayda sağlayamayacağınız gibi ancak yük olursunuz.

Şu anda Türkiye’nin durumu da maalesef bu.   

Ve bu tablo, biraz da benim hikayem.

Yani Türkiye bugün demokrasisini ve ekonomik refahını güçlendiren güzergahta devam etmiş olsaydı ben de temellerin duruşması yerine Türkiye’nin diaspora politikası ve özellikle AB entegrasyonuna odaklanan bir siyasetçi olacaktım.

***

Kıymetli Konuklar,

Bugün dünya genelinde, beş milyonu Avrupa’da olmak üzere, Amerika’dan Avustralya’ya uzanan geniş bir coğrafyada yaklaşık 6,5 milyon vatandaşımız yaşıyor.

Bu sayının içinde, Türk vatandaşlığına sahip yaklaşık 4,5 milyon kişinin yanı sıra, vatandaşlıktan çıkmış olsa da mavi karta sahip 1 milyona yakın insanımız yanında Türkiye ile bağlarını şu veya bu biçimde devam ettiren 1 milyon yurttaşımız var.

Yani yurt dışında çok geniş diasporik bir topluluğumuz bulunuyor.

Bugün diasporamızın oluşum süreçlerine baktığımızda şüphesiz işçi göçlerinin büyük bir yer kapladığını biliyoruz.

1960’lı yıllarda bazı ülkelerle imzalanan işgücü anlaşmaları neticesinde ülkemizden yurt dışına yönelen işçi göçü başlarda kısa süreli “misafir işçilik” şeklinde programlanmıştı.

Fakat aradan geçen zaman içerisinde göç eden vatandaşlarımız gittikleri ülkelerde kalıcı oldular.

Yurt dışındaki yurttaşlarımızın sayısı aile birleşimleri, eğitim, ekonomik ve başka nedenlerle yapılan göçlerle genişlemeye devam etti. Bu doğrultuda, insanlarımızın öncelikleri ve sorunları da farklılaştı.

Başlarda ne ev sahibi ülkeler ne de Türkiye bu göçün kalıcılığını planlamamıştı.

On yıllarca Gurbetçi veya Misafir işçi tanımı hem anavatan hem de mukim olunan ülkeler için varlığını sürdürdü.

Fakat hayatın olağan akışı bu tanımları zamanla çok geride bıraktı.

Bugün orada misafir işçi yok denecek kadar azdır. Giden insanların neredeyse tamamı orada yerleşik ve kalıcı hale gelmiştir.

***

Değerli Misafirler,

Eylem planımız çerçevesinde yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın tarihsel süreç içerisinde misafir işçilikten anavatanları ve yaşadıkları ülkeler için değer üreten birer asli unsura dönüşmesinin hikâyesini de göreceksiniz.

Ancak maalesef Türkiye bu dönüşüme yeterince ayak uyduramamış, yurt dışındaki insan kaynaklarını yeterince ortak değer ve zenginlik olarak görememiş, bunu inşa edecek pozitif bir ajandaya sahip kuşatıcı bir diaspora politikasını kurumsallaştıramamıştır.

Bugün, diasporamızın iç siyasete dönük gündelik kısır çekişmelere ve tartışmalara kurban edildiği bir süreç içerisindeyiz.

Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın araçsallaştırıldığı vatandaşlarımızın yerleşik oldukları ülkelerde huzur ve refahının göz ardı edildiği bir dönemi yaşıyoruz.

Bu durum, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın anavatanla olan bağlarını da zedelemektedir. Maalesef Türkiye’de bunun farkındalığı çok zayıftır.  

İşte tam da bu nedenle, DEVA Partisi olarak, tutarlı ve rasyonel, günlük siyasi çekişmelerden uzak, yurt dışında yaşayan insanlarımızın kazanımlarını muhafaza eden, onları çekiştiren değil, yaşadıkları ülkelerle Türkiye arasındaki ilişkilerin en temel köprüsü olarak gören ve geliştiren, insanlarımızı günlük siyasete alet etmeyen bir diaspora politikamız olması gerektiğine inanıyoruz.

Bugün dünyanın dört bir yanındaki akrabalarımızı, arkadaşlarımızı ve vatandaşlarımızı “gurbetçi” olarak tanımlayan yaklaşımın çoktan geçmişte kaldığının bilincindeyiz.

Türkiye kamuoyunun artık bu yaklaşımını yenileme vakti geldi.

Çünkü dünyada büyük bir diaspora topluluğumuz var. Ve bu sebeple de Türkiye Cumhuriyeti’nin güçlü bir diaspora politikasına ihtiyacı var.

Diaspora; anavatanından ayrılarak uzun zamandır başka yerlerde yerleşik olarak yaşayan, anavatanlarıyla maddi ve manevi bağlarını güçlü bir şekilde devam ettiren ulus veya inanç gruplarını tarif eden bir kavram. Bu kavram, bütün dünyada da kullanılır. Güçlü ülkelerin güçlü diaspora politikaları olur.

Yurt Dışı Vatandaşlar Eylem Planımız farklı ülkelerin başarılı diaspora politikalarını dikkate alarak hazırlandı ve özellikle tüm siyasi partilerden niteliksel olarak ayrışan en temel farkı da yapısal dönüşümü esas alması ve öncelemesi. Biz sadece güne değil geleceğe odaklandık.

Bu planın hayata geçirilmesi için Anayasa değişikliği, mecliste temsil ve ihtisas komisyonu, ilgili kurumların yeniden yapılandırılması ve güçlendirilmesi, danışma, denetim ve raporlama mekanizmalarının oluşturulması, sivil toplum örgütleriyle iş birliği ile katılımcı bir süreç elzemdir.

Yoğun ve titiz bir çalışma ile hazırladığımız eylem planımız, yurt dışı vatandaşlara ilişkin 12 ana başlık ve 40 alt başlıkta ele aldığımız toplam 106 somut çözümden oluşmaktadır.

***

Değerli Konuklar,

Öncelikli olarak, Türkiye’nin kapsayıcı bir diaspora politikasına sahip olması için gereken yapısal reformları gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.

DEVA Partisi olarak, kapsayıcı ve bütüncül bir diaspora politikası ile yurt dışındaki insanlarımızın tüm sorunlarının görünür olmasını ve bunlara kalıcı çözümler üretmeyi amaçlıyoruz.

Bu başlıkta yer alan 7 hedefi, 24 eylemle hayata geçirmeyi planlıyoruz.

İlk hedefimiz, Diaspora haklarının anayasal zeminini güçlendirmek olacak.

 • Diasporamızın mevcut durumunu yansıtmayan Anayasa’nın 62’nci maddesini revize edeceğiz. Anayasa’da diasporamızdan “yurt dışında çalışan Türk İşçileri” olarak bahsedilmektedir. Yapacağımız değişiklikle diasporamızın haklarının anayasal zeminini güçlendireceğiz.

• Bulundukları ülkelerde yerleşik olduklarını kabul ederek sınır ve vatandaşlığın ötesinde bir tanımlamayla diasporamızın Türkiye’nin ayrılmaz bir parçası olmasını anayasal teminat altına alacağız.

• Anayasanın 62’nci maddesinde yapılacak değişiklikle devlete, diasporamızın hak ve menfaatlerini koruması, dil ve kültürel değerlerin muhafazası ve anavatanla bağlarını geliştirilmesi için aktif sorumluluk yükleyeceğiz.

İkinci olarak, ‘‘Diaspora Çerçeve Yasası’’ hazırlayacağız.

• Diasporamıza yönelik çalışmalar birden fazla kurumun sorumluluğu altındadır. Hazırlayacağımız ‘‘Diaspora Çerçeve Yasası’’ ile hizmetlerin genel çerçevesini belirleyeceğiz.

 • Kurumlarımızın yetki ve sorumluluklarının sınırlarını netleştireceğiz.

• Yasada, yurt dışındaki vatandaşlarımıza sunulacak hizmetlere yönelik eşgüdümün esaslarına yer vereceğiz.

Üçüncü olarak, Diasporaya yönelik kurum ve hizmetlerin etkin eşgüdümünü sağlayacağız.

• Diasporamıza yönelik çalışmalar yapmak üzere kurulan, benim de kurulmasında çok büyük emeğimin geçtiği Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının kurumsal kapasitesini güçlendireceğiz.

 • Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının diasporaya yönelik hizmetlerde yetki ve sorumluluklarını artıracağız.

• İlgili kamu kurumlarının katılımı ile Diaspora Politikaları Koordinasyon Kurulu oluşturacağız.

 • Farklı kurumlar tarafından yürütülen görevlerin eşgüdümünü sağlayarak Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonu’nu ihtiyaçlar doğrultusunda yeniden yapılandıracağız.

• Denetim ve raporlama mekanizmalarını güçlendireceğiz.

 • Her konsolosluk bölgesi için ilgili ülkelerdeki kanaat önderleri, bilim insanları, sanatçılar ve başarılı girişimcilerle bölgedeki dış misyon temsilcilerinin yer alacağı bir “danışma kurulu” oluşturacağız.

Kapsayıcı bir diaspora politikası için dördüncü olarak, Konsolosluk hizmetlerine erişimi kolaylaştıracağız.

 • Vatandaşlarımızın yoğunluk durumu ve konsolosluklara uzaklıkları dikkate alınarak dış temsilciliklerimizin sayısını artıracağız.

• Gezici konsolosluk sistemini yaygınlaştırarak aynı hizmetleri konsolosluk açılamayan yerlerde de sunacağız.

 • Konsolosluk hizmetlerinin geliştirilmesi için insan kaynağının nitelik ve niceliğini artıracağız.

 • Kamu kurumlarının yurt dışı teşkilatlarında görevlendirilen personelin yurt dışında yaşayan insanlarımıza yönelik hizmet sunumlarını daha nitelikli hale getireceğiz. Bu birimlerde diasporamıza mensup kişilerin istihdam edilmelerini sağlayacağız.

 • Vatandaşlarımızın konsolosluklara mümkün olduğunca az gitmesini sağlamak amacıyla dijitalleşmenin getirdiği imkanları azami ölçüde kullanarak işlemlerin ve belgelerin internet üzerinden gerçekleştirilmesini ve teslimini sağlayacağız.

Beşinci olarak, Diaspora-kamu iş birliğini geliştireceğiz.

• Alacağımız tedbirlerle diasporamızla ilgili veri ve bilgi güvenliğini sağlayacağız.

• Uluslararası anlaşmalar çerçevesinde paylaşılacak bilgilerde diasporamızın hassasiyetlerini dikkate alarak zamanında ve doğru bilgilendirme yapacağız.

• Diasporamızla ilgili güvenli istatistiki bilgiler oluşturup kamuoyu ile paylaşacağız. Kamuoyunun diasporanın birikimi ve Türkiye için önemi hakkında bilgilendirilmesini sağlayacağız.

• Türkiye’nin köklü üniversitelerinde Diaspora Araştırma ve Eğitim Enstitüleri kuracağız.

• Diasporamızla ilgili ortak gündemlerin ele alınması ve kamuoyunda diasporanın farkındalığının artırılması amacıyla diaspora temsilcilerimiz, sivil toplum örgütleri, ilgili kurum ve kuruluşlarımızı bir araya getiren bir “Diaspora Haftası” ilan edeceğiz.

Kapsayıcı bir diaspora politikası için diğer bir alt başlığımız “Çifte vatandaşlık hakkını savunmak” olacak.

Bugün geldiğimiz noktada iktidarın seçim beyannamelerine yansıyan çifte vatandaşlığı destekleme sözüne aykırı olarak politikalar ürettiği, dövizle askerlik meselesinde attığı adımlar neticesinde pek çok vatandaşımızın Türk vatandaşlığından çıkmak durumunda kaldığı bir gerçektir.

DEVA Partisi olarak bizler çifte vatandaşlık hakkını savunurken bu duruma ters düşen politika ve uygulamaları da ortadan kaldıracağız.

• İkili ve çoklu görüşmelerde ve uluslararası kuruluşlar nezdinde çifte vatandaşlık hakkını savunacağız.

 • Mavi Kart sahiplerinin karşılaştıkları hukuki ve idari sorunları çözüme kavuşturacağız.

Bu başlık altındaki yedinci hedefimiz, vatandaşlarımızın özel bilgilerini korumaktır.

• Ülkeler arasında vergi konularına ilişkin verilerin otomatik olarak paylaşılacağı yeni sisteme hazırlık yapılmasını ve yurtdışında ikamet eden ve Türkiye’de banka hesapları olan kişilerin sürece ilişkin ayrıntılı olarak bilgilendirilmesini sağlayacak, Otomatik Bilgi Paylaşımını şeffaflaştıracağız.

• İlgililerin vergi mükellefiyetlerine ilişkin hak ve yükümlülüklerini açık olarak öğrenebilmelerine imkân sağlayacağız.

• Yalnızca bilgilendirme sonrasında başlayan vergi dönemindeki verilerin paylaşıma konu olabilmesini ve önceki vergi döneminin verilerinin yabancı ülkeyle paylaşılmamasını sağlayacağız.

***

Kıymetli Misafirler,

Eylem planımızın ikinci ana başlığını “Yurt dışındaki vatandaşlarımıza TBMM’de temsil hakkı” oluşturmaktadır.

Bu başlıkta 2 hedefi 2 eylemle hayata geçireceğiz.

Öncelikle, Diaspora milletvekilliğini getireceğiz.

• Öncelikle yurt dışında yaşayan 3 milyonun üzerindeki seçmenin iradesini doğrudan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yansıtmak amacıyla yurt dışı özel seçim bölgesi oluşturup diaspora milletvekilliğini getireceğiz. Bu yapısal reformla birlikte yurt dışında verilen oylar ile yurt dışındaki vatandaşlarımızın gündemini ve önceliklerini TBMM’ye taşıyan vekiller seçilmesini sağlayacağız. Böylece yurt dışında verilen oyların Türkiye’de bölgelere dağıtılmasıyla oluşan ve Türkiye’de hakkaniyetli temsili zedeleyen durumu da ortadan kaldıracağız.

İkinci olarak, TBMM’de Yurt Dışı Vatandaşlar İhtisas Komisyonu kuracağız.

• Ülkemizdeki yasama faaliyetlerinde yurt dışındaki vatandaşlarımızın ihtiyaç ve beklentilerinin yeterli bir şekilde temsil edilmesi için TBMM’de özel bir ihtisas komisyonu kuracağız. Böylece yurt dışındaki vatandaşlarımızın meselelerini TBMM’nin devamlı gündemi yapacağız ve yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızı ilgilendiren yasal düzenlemelerin bütüncül bir bakış ile ele alınmasını sağlayacağız.

***

Eylem planımızın üçüncü ana başlığını “Yurt dışındaki gençlerimizin anavatanla bağlarını güçlendirmek” oluşturmaktadır.

Bu amaçla, profesyonel orduya geçerek bedelli askerliği kaldıracağız.

 • Toplumda adalet duygusunu zedeleyen zorunlu ve bedelli askerliğin bir arada uygulanmasını sona erdirerek profesyonel orduya geçeceğiz.

• Dövizle askerliğin yurt dışında yerleşik gençlerimizin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından ayrılmalarına bir neden olmasını ortadan kaldırılacağız.

İkinci olarak ise gençlere pasaportu ücretsiz vereceğiz.

 • Yurt dışındaki gençlerimizin ülkemizle bağlarını korumaları adına, “İlk pasaportum” uygulaması ile 30 yaş altı gençlerden pasaport defter ve harç bedeli almayacağız.

• Gençlerin Türkiye’ye seyahatlerini destekleyecek özel programlar geliştireceğiz.

• Ülkemizdeki gençlerin yaz tatillerinde yurt dışı tecrübesi edinebilmeleri ve yurt dışı öğrenci değişim programlarına katılabilmeleri için kendilerine misafir olma imkanı sunmaları için diaspora ailelerimizi teşvik edeceğiz.

***

Değerli Konuklar,

Dördüncü ana başlığımız altındaki hedeflerle beraber amacımız, anavatana uzanan güçlü köprüler kurmak olacak.

Bu kapsamda ilk olarak, her yıl 10.000 genci özel programlarla Türkiye’ye getireceğiz.

 • Planlı ve kapsamlı değişim programları için “KÖPRÜ” Eğitim, Gençlik ve Kültür Platformunu oluşturacağız. KÖPRÜ’yü bu alandaki proje ve desteklerin çatı platformu olarak inşa edeceğiz.

• Yurt dışındaki gençlerin ülkemizle ilişkilerini güçlendirmek, daha fazla gencin Türkiye’nin tarih ve kültürünü tanımalarını sağlamak ve tecrübe paylaşımını artırmak üzere staj, eğitim, yaz kampı gibi hareketlilik programları başlatacağız.

İkinci olarak, Anavatan Gönüllülük Programı oluşturacağız.

• Sivil toplum, sanayi ve kamu kurumlarının ortaklığı ile yurt dışındaki gençlerimizin ülkemizde insani yardım, eğitim, sağlık, tarım vb. alanlarda gönüllü olarak katkı verecekleri “Anavatan Gönüllük Programı” oluşturacağız.

 • Yurt dışında yaşayan gençlerimizin yabancı dil, yüksek teknoloji, sosyal hizmet gibi alanlardaki tecrübesinden yararlanacağız.

Üçüncü olarak, ailelere özel “Sıla Bileti” uygulamasını başlatacağız.

• Bağların korunması ve yenilenmesi amacıyla anavatan ziyaretlerinde özellikle aile olarak yapılacak seyahatlerin teşviki için özel program oluşturacağız.

***

Kıymetli Misafirler,

Eylem planımızın beşinci ana başlığı Eğitim ve Kültür Programlarını desteklemek oluşturmaktadır.

Bu ana başlıkta ilk olarak, okulları ve kursları destekleyeceğiz.

• Eğitimde de başarılı bir diaspora için okula destek kurslarını artıracağız.

• Başarı örneklerini öne çıkararak başarıyı ödüllendireceğiz.

• Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın kendi imkanları ile kurduğu özel okulların çoğalmasını ve bu okullardaki anadil ve kültür eğitimlerinin desteklenmesini sağlayacağız.

• Diasporada kurulan okulların ülkemizin önde gelen okulları ile kardeş okul olmasını destekleyeceğiz ve misafir öğrenci değişimini teşvik edeceğiz.

İkinci olarak, üniversitelerde özel kontenjanlar ve burs programları oluşturacağız.

 • Türkiye’deki üniversitelere girmek isteyen ve yurt dışında eğitim alan vatandaşlarımıza özel bir kontenjan tahsis edeceğiz.

• Lisans ve lisansüstü düzeyde diasporadaki gençlerin, yabancı ülke vatandaşlarından daha avantajlı bir konumda kabulünü ve değerlendirilmelerini sağlayacağız.

• Türkçe öğretmenliği gibi belirli branşlarda eğitim alanlar için özel burs programları oluşturacağız.

Üçüncü olarak, diasporamız için liselerde özel kontenjanlar oluşturacağız.

• Ülkemizdeki liselere uluslararası kriterler getirerek Anadolu, Fen ve diğer tematik özel ve devlet liselerine yurt dışından gelmek isteyenler için özel kontenjanlar oluşturacağız.

• Liyakat esasına dayanan yerleştirme şartları ile başarılı öğrencilere Türkiye’deki iyi liselerde eğitimlerine devam etme şansı vereceğiz.

• Fazla kontenjan ile Türkiye’deki öğrencilerin haklarında herhangi bir azalmaya izin vermeyeceğiz.

Eylem planımız doğrultusunda atacağımız altıncı adım, yurt dışından alınan diplomalara hızlı denklik sağlamak olacak.

Öncelikle, denklik işlemlerini ve üniversite kabul süreçlerini kolaylaştıracağız.  

• Yurt dışında eğitim almış mezunların denklik işlemlerini kolaylaştıracağız.

• Uzun bekleme sürelerini ortadan kaldırılarak denklik sürelerinin kısaltılmasını sağlayacağız.

• Lisansüstü eğitime başvuru ve kabul süreçlerini kolaylaştıracağız.

Ardından, meslek diplomalarının karşılıklı tanınmasını sağlayacağız.

• Mesleki eğitimin denkliğini ve meslek diplomalarının Türkiye’de daha kolay tanınmasını sağlayacağız.

 • Türkiye’de alınmış mesleki eğitim ve diplomaların yurt dışında tanınması için girişimlerde bulunacağız.

***

Kıymetli Misafirler,

“Tatil Dönemlerindeki Sıkıntıları Gidermek” eylem planımızın yedinci ana başlığını oluşturuyor.

Öncelikle, gümrüklerde bekleme sürelerini en aza indireceğiz.

• Tatil dönemlerinde ülkemizi ziyaret sırasında gümrük kapılarında yaşanılan sorunları çözeceğiz.

• Gümrük işlemleri sırasında bekleme sürelerini en aza indirmek için gerekli tedbirleri alacağız.

İkinci olarak, diasporamızın Türkiye’de kullandıkları araçlarıyla ilgili sorunları gidereceğiz.

• Yurt dışında yerleşik vatandaşlarımızın Türkiye’ye getirerek kullandıkları özel araçlarının 2 yıl kalma süresi sonrasında tekrar yurt dışına çıkartma şartını 30 güne düşüreceğiz.

Üçüncü olarak, telefonların kayıt yaptırmadan kullanımını 180 güne çıkartacağız.

 • Yurt dışındaki vatandaşlarımız tarafından getirilen telefonların kayıt yaptırmadan kullanımını 180 güne çıkartacağız.

 • E-devlet üzerinden oluşturulacak kayıt sistemi ile diasporamızın anavatan ziyaretlerinde telefonlarını sorunsuz bir şekilde kullanmalarını sağlayacağız.

***

Eylem planımızın sekizinci ana başlığını “Sosyal güvenlik haklarını güçlendireceğiz.” oluşturmaktadır.

Bu kapsamda öncelikle, sosyal güvenlik sistemini iyileştireceğiz.

Yanlış politikalar sebebiyle son yıllarda ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır.

• Sosyal güvenlik alanında ikili anlaşmalardan kaynaklı hakların kullanımını kolaylaştıracağız.

• Anlaşmaları günümüz şartlarına uygun ve vatandaşlarımızın lehine olacak şekilde güncelleyeceğiz.

İkinci olarak, emeklilikte yaşanan haksızlıkları gidereceğiz.

 • Yurtdışı borçlanması yoluyla emeklilik şartlarını, diasporamızın ihtiyaçları ve sosyal güvenlik kapasitemiz çerçevesinde yeniden düzenleyerek uygulamadaki ayrımcılığı gidereceğiz. Böylece yurt dışından emekli olan vatandaşlarımızın tam zamanlı çalışma yasağını kaldıracağız.

Üçüncü olarak, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza özel bireysel emeklilik fonları oluşturacağız.

 • Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın Türkiye’de emekli olabilmesi için özel bir Bireysel Emeklilik Sigortası programı oluşturacağız. Bu programa dâhil olanların Genel Sağlık Sistemine otomatik olarak dâhil olmalarını sağlayacağız. Böylece ülkemizin sağlık sisteminden daha hızlı ve doğrudan faydalanmalarını sağlayacağız.

Dördüncü olarak, yerel sivil toplumun ve Türkiye’nin yurt dışındaki kapasitesini artıracağız.

• Yurt dışında yaşayan insanlarımızın ihtiyaçları doğrultusunda sosyal hizmet sunan sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarını destekleyeceğiz. Ülkemizin bu alandaki hizmetlerini güçlendireceğiz.

 • Kültürel kimlik ve değerlerine uygun çocuk koruma, yaşlı ve özellikle hasta bakım ve huzurevleri hususunda işbirliği sağlayacağız.

• Koruyucu ailelik kurumunu teşvik edeceğiz.

Bu başlıkta son olarak, sağlık hizmetlerinden faydalanmanın önündeki engelleri kaldırmayı amaçlıyoruz.

• Çifte vatandaşlık sahibi tüm vatandaşlarımızın Türkiye’de bulundukları süre içerisinde, yerleşik oldukları ülkenin sağlık sigortasından faydalanabilmesini sağlayacağız.

• Sağlık hizmetleri sunumunda muhatap ülkelerle ikili anlaşmalar çerçevesindeki koordinasyonu artırıp yıllık takibini yapacağız.

***

Değerli Konuklar,

Eylem planımızın dokuzuncu ana başlığını “Dilimizi, kültürümüzü, değerlerimizi yaşatacağız” oluşturmaktadır.

Bu amaçla öncelikle, diasporamızda Türkçemizin geleceğini garanti altına alacağız.

• Diasporamızın anadillerini korumaları ve geliştirmeleri için Türkçe eğitim desteklerini artıracağız. • Güncel ihtiyaçları, ülke ve bölge farklılıkları ile yaş gruplarını dikkate alan Türkçe anadil eğitimi müfredat ve materyallerini geliştireceğiz.

• Türkçe kitapları yaygınlaştıracak, eğitim, müfredat ve materyallere erişimi kolaylaştıracağız.

• Ayrıca, Türkçe eğitici kapasitesini güçlendirmek üzere üniversitelerde özel bölümler (Lisans Düzeyinde Çift Dilli Türkçe Öğretmenliği ve Okul Öncesi Çift Dilli Eğitici Lisans Programları ile Anadil Olarak Türkçe Öğretimi ve Çift Dillilik Yüksek Lisans Programı) açarak nitelikli insan kaynağının zenginleşmesini sağlayacağız.

 • Üniversite mezunu diaspora gençlerine yönelik hazırlanacak Türkçe eğitici yetiştirme programları ile bu alanda istihdam edilmelerini teşvik edeceğiz.

• Farklı kurumların gündeminde olan Türkçe eğitimi için Yunus Emre Vakfı’nın görevlerini diasporayı da içerecek şekilde güncelleyeceğiz. Anadil olarak Türkçe’nin öğretimi ile ilgili görev ve koordinasyonu bu vakfa vereceğiz.

• Yurt dışındaki üniversitelerde verilen Türkçe derslerini destekleyeceğiz.

İkinci olarak, eğitim ve kültür iş birliği anlaşmalarını yenileyeceğiz

 • Diasporamızın yoğun olarak yaşadığı ülkeler başta olmak üzere mevcut eğitim ve kültür iş birliği anlaşmalarını günümüz şartlarına uygun olarak yenileyeceğiz.

 • Anlaşma olmayan ülkelerle (Danimarka ve Avusturya gibi) de bu alanda anlaşmalar yapacağız.

Üçüncü olarak, diaspora kültür politikası oluşturacağız

 • Diasporamızın sahip olduğu kültür ve sanat kapasitesini geliştirmeye yönelik destekleri artıracağız. (Yunus Emre Enstitülerini bu hedefe uygun hale getireceğiz.)

• Diasporanın sözlü ve yazılı tarihini kayıt altına alarak göç arşivi oluşturacağız.

• Diaspora Göç Müzesi kuracağız.

• Farklı ülke ve bölgelerde yaşayan diasporamızın kendi aralarında iletişim ve etkileşimlerini artırmaya yönelik çalışmaları teşvik edeceğiz.

***

Değerli Misafirler,

Eylem planımızın onuncu ana başlığında “Irkçılık ve İslam Düşmanlığı ile Mücadele” etmeyi amaçlayan somut hedeflerimiz yer almaktadır.

Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın karşı karşıya kaldıkları en büyük sorun ve tehlikelerden biri de ırkçılık ve İslam düşmanlığıdır. 23 Kasım 1992’de Mölnn’de, 29 Mayıs 1993’te Solingen’de yine yakın geçmişte Hanau’da yaşanan katliamların acısı yüreğimizde hala taze.

Irkçı saiklerle işlenen bu cinayetlerde kurban verdiğimiz vatandaşlarımızı bir kez daha saygıyla ve rahmetle anıyorum.

Burada zikretmediğim daha pek çok katliam, ibadethanelerimize yönelik saldırı ve ırkçı saiklerle işlenen cinayet de yurt dışında yaşayan insanlarımızın karşı karşıya kaldığı ırkçılığın boyutlarını bizlere bir kez daha hatırlatıyor.

NSU Davalarında yaşanan süreçler ve cinayetlerin aydınlatılamaması, göçmen kökenli insanların ev bulmaktan tutun kariyer planlamasına kadar pek çok alanda zorluklarla karşı karşıya kalması ise kurumsal ırkçılığın boyutunu gözler önüne sermesi açısından ibretliktir.

Bu yüzden, öncelikle diasporamızın ayrımcılıkla mücadele kapasitesini güçlendireceğiz.

 • Diasporamızın maruz kaldığı ayrımcılık ve yabancı düşmanlığına karşı mücadelelerinde her daim yanlarında olacağız. Bu alanda kapasitenin geliştirilmesi ve güçlendirilmesi için sistematik ve sürekli destekler sağlayacağız.

 • Ayrımcılık ve yabancı düşmanlığı ile mücadelede nitelikli insan kaynağı oluşturmak için özel eğitim programları tasarlayıp bu alanda çalışacakların erişimine sunacağız. Kuruluşlar arasında iş birliğinin artırılması ve ortak mücadele kapasitelerinin geliştirilmesini destekleyeceğiz.

İkinci olarak, ırkçılık, İslam düşmanlığı ve ayrımcılıkla mücadeleyi güçlendireceğiz.

• Diasporamızın yaşadığı ülkelerde dini hakların kullanımında yaşanan ayrımcı uygulamalar ile dini mekânlarına yönelik saldırılarda önleyici tedbirler alınması için aktif bir şekilde mücadele edeceğiz.

• İslam düşmanlığının uluslararası anlaşma ve sözleşmelerde nefret suçları kapsamına alınması için çalışacağız.

• İslam düşmanlığı kapsamında İslam İşbirliği Teşkilatı ve üyelerinin etkin mekanizmalar kurması ve koordineli çalışılması için diplomatik girişimlerde bulunacağız.

• Ayrımcılık, yabancı düşmanlığı ve İslam düşmanlığı ile mücadelede nefret saldırılarının tespiti ile düzenli bir şekilde raporlanması ve kamuoyu ile paylaşılması sağlayacağız.

• Diasporamızın maruz kaldığı ayrımcı uygulamalar üzerine ve genel olarak yabancı ve İslam düşmanlığı konularındaki araştırmaları teşvik edeceğiz.

Üçüncü olarak ise diasporamızın yasal haklarının kullanımını sistematik olarak takip edeceğiz.

• Diasporamızın ulusal ve uluslararası hukuktan kaynaklı haklarını kullanma ve hak ihlallerinin giderilmesine yönelik çalışmalar yapacağız.

• Diasporamızın hukuki haklarının tespiti ve takibini amaçlayan araştırmaları destekleyeceğiz.

***

Kıymetli konuklar,

Eylem planımızın on birinci başlığı “Yatırım ve istihdam fırsatlarını artırmak”tır.

Bu amaçla öncelikle, diasporaya özel destek programları oluşturacağız.

• Diasporadaki vatandaşlarımıza özel olarak yatırım programları oluşturacağız.

• Yüksek teknoloji başta olmak üzere çeşitli alanlara yatırım yapmalarını teşvik edeceğiz.

• Yatırım programlarının Sayıştay’ın ve uluslararası denetim firmalarının denetimine açık ve şeffaf olmasını sağlayacağız.

• Türkiye’deki bir üniversite araştırma grubunu veya şirketi Avrupa Birliği’nin çok ortaklı ARGE projelerine dahil eden diaspora şirketlerimize ödül ve destek vereceğiz.

 İkinci olarak, diasporamıza avantajlı statüde yatırım imkânı sunacağız.

• Tasarruflarını Türkiye’deki reel piyasada veya finans piyasalarında değerlendirmek isteyen vatandaşlarımıza avantaj sağlayacağız.

Üçüncü olarak, diasporaya Türkiye’den ihracat desteği sağlayacağız.

• Türkiye’den bulundukları ülkelere ihracat yapan diaspora yatırımcılarına özel destek programı hazırlayacağız.

 • Ülkemizin ürünlerini yurt dışında pazarlayan vatandaşlarımıza teşvik desteği sağlayacağız.

***

Kıymetli Misafirler,

Eylem planımızın son ana başlığını “Yetişmiş İnsan Gücümüzü Türkiye İçin Seferber Etmek” oluşturmaktadır.

Bu kapsamda öncelikle, beyin göçünü Türkiye’ye döndüreceğiz.

• Türkiye’de başta yüksek teknoloji ve sağlık çalışanları olmak üzere ihtiyaç duyulan alanlardaki insan kaynağına katkı sağlamak üzere “Tersine beyin göçü” destekleri vereceğiz.

 • Yurt dışına gitmiş sağlık çalışanlarımız için “Yurda Dönüş” projesi başlatacağız.

• Diasporamızın Türkiye’deki üniversitelere ve kamu kurumlarına doğrudan bulundukları ülkeden katkı sağlayacağı programlar geliştireceğiz.

• Üniversiteleri dünya sıralamasında ilk 1000’de yer alan yurt dışındaki öğretim üyelerimizin, misafir öğretim üyesi olarak ülkemizdeki üniversitelerde çalışmaları için gerekli teşviki sağlayacağız.

• Ülkemizdeki öğretim üyelerinin diasporadaki üniversitelerde görev yapan öğretim üyeleri yanında misafir öğretim üyesi olması ve ortak proje yapması için ARGE fonları oluşturacağız.

• Avrupa Araştırma Konseyi (ERC) fonu almış diaspora öğretim üyelerini ülkemizdeki bir üniversiteyi veya kurumu ev sahibi olarak seçmeleri halinde TÜBİTAK fonlarından ek fon sağlayacağız.

İkinci olarak, uluslararası düzeyde saygın bilim insanlarıyla çalışacağız.

 • Dünyada önde gelen bilim insanlarımızla yakın çalışarak fikir göçünün istikametini Türkiye yapacağız.

• Dünyada önde gelen isimlerden oluşan Bilim ve Teknoloji İstişare Kurulu kuracağız. Bu heyetin Türkiye’nin ‘takip değil sıçrama’ eksenli teknoloji politikasının belirlenmesi için önerilerde bulunmasını sağlayacağız.

Üçüncü olarak, teknoloji ve inovasyon bölgelerine elçi atayacağız.

• Teknoloji ve inovasyon bölgelerine “elçi” atayacağız. Elçilerin iki tarafın yetkinliklerini ve kapasitesini değerlendirerek iş birliğini artırmasını sağlayacağız.

 • Ülkemizde kurulan veya diasporamızın kurduğu teknoloji ve girişimcilik yapılanmalarında kamu üniversite-özel sektör iş birliğini geliştireceğiz.

Son olarak ise diasporadaki girişimcilerimizi kanatlandıracağız.

• Konsolosluklarımızın üniversitelerdeki öğrenci derneklerimiz, kurucusu diasporamızdan olan “start-uplar” ve şirketler ile iletişimini ve katkılarını geliştireceğiz.

• Ülke olarak katkı verdiğimiz ama geri dönüşünde yetersiz kaldığımız Avrupa Birliği ARGE fonlarını ülkemize çekmek için diasporamızdaki bilim adamlarını, mühendisleri ve girişimcileri teşvik edeceğiz.

***

Sayın Genel Başkanım,

Kıymetli Konuklar,

Aziz vatandaşlarımız,

Uzun bir emek ve çabanın ardından tamamladığımız Yurt Dışı Vatandaşlar Eylem Planımızı özetlemeye çalıştım.

Bugün burada zikrettiğimiz pek çok hususun kapsamlı diaspora politikamızın yalnızca temellerini inşa ettiğini düşünüyoruz.

Göç, dinamik bir olgudur.

Yıllar içerisinde Türkiye’den yurt dışına yönelen göçün karakteri ve nedenleri de değişiklik gösterir.

Dolayısıyla yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçları ve sorunları da günden günde değişmekte ve çeşitlenmektedir.

Bu yüzden yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarını güncel olarak takip edecek ve sorunların giderilmesi noktasında somut politika önerileri geliştirilecek mekanizmalar inşa edeceğiz.

Eylem planlarımızda bahsi geçen adımlar işte tam olarak bu mekanizmaları inşa etmek içindir.

Dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan her bir insanın sorunlarını çözmek ve ona “Türkiye her zaman benimle” hissini yaşatmak için gerekli olan tüm adımları atacağız.

DEVA Partisi olarak gerçekleştireceğimiz pek çok reformun da temelini oluşturacak olan eylem planımızın ayrıntılarına partimizin internet sitesinden ulaşabilirsiniz.

Eylem planının hazırlanma sürecinde benimle birlikte ter döken, emek harcayan kıymetli çalışma arkadaşlarıma, eylem planımızın hazırlanmasına katkı sunan değerli diaspora temsilcilerine ve akademisyenlere teşekkür ediyorum.

27 Nisan’da başlayacak yurt dışında oy kullanma işlemlerinde tüm vatandaşlarımızı vatandaşlık görevlerini yerine getirerek sandığa gitmeye davet ediyorum.

Hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum.

Connect with Me: