İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle bir açıklama yaptı. Yeneroğlu açıklamasında, “Demokratik toplumların en temel yapıtaşlarından biri olan basın özgürlüğü, bütün dünyadaki toplumların içine girdiği yeni şartlarla yeni sınamalara tabi tutuluyor. Basın özgürlüğü, ülkelerin bir kez sağladıklarında bir daha hiç sarsılmayan bir özgürlük alanı değildir; bu özgürlüğün sağlanabilmesi için tutarlı ve devamlı çaba sarf edilmelidir.” dedi.
Mustafa Yeneroğlu şunları kaydetti: “Türkiye olarak özgürlük ve eşitliği ülkemiz genelinde kayıtsız şartsız yaygınlaştırmak, bütün siyasiler olarak üzerimizdeki en büyük sorumluluktur. Bu alandaki sınavdan başarıyla çıkabilmek için herkesin çifte standartlardan ve bağnaz tarafgirliklerden vazgeçip ilkesel duruşlarla meseleye yaklaşması şart. Bilgilendirme, bilgilenme ve fikir özgürlüğünün temel haklar arasında olduğunu ve diğer temel hakların da ancak basın özgürlüğünün korunması ile mümkün olacağını bilmemiz gerekmektedir.
AK Parti, kendi iktidarına yönelik basının eleştirel yaklaşımlarını bir zafiyet olarak değil, hataları tashih edip siyasetini daha da ileriye taşıyabilecek bir fırsat olarak görmektedir. Fakat bu esnada unutulmaması gerekenler de vardır: Basın özgürlüğü teröre yardım, halkı tahrik, hakaret gibi Ceza Hukuku kapsamına giren suçları örtmek ya da bunları rölative etmek için kullanılamaz. Yalan haber üretmenin ve ağır hakaretlerde bulunmanın bir özgürlük değil hukuken bedeli olduğunu bilmelerine rağmen bu eylemlerine devam edenlerin şapkalarını önlerine koyup düşünmek yerine basın özgürlüğü ile ilgili sloganlar atmaları ikiyüzlülükten de öte bir tutumdur. Eleştiri ile hakaret, gazetecilik ile şifahi terörizm, hür düşünce ile halkı tahrik arasında ayrım yapamayanların basın özgürlüğü konusunda nesnel ve objektif değerlendirmeler yapmaları da mümkün olmayacağı gibi basın özgürlüğüne en büyük zararı vermektedirler.”