İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu 1915 olaylarının yıldönümüne ilişkin basın açıklamasında bulundu. Yeneroğlu açıklamasında, “Geleceğimizi şekillendirmek için savaş şartlarının neden olduğu zorunlu göç hadisesini doğru değerlendirerek yaşanan açılardan ders çıkarma sorumluluğunu taşıyoruz.”, dedi
Mustafa Yeneroğlu şunları kaydetti: “Bir göç kıtası olan Anadolu’muz farklı kültürleri harmanlayarak asırları aşan dostluklara ev sahipliği yapmıştır. Bu dostluğun en önemli tezahürlerinden biri olan Türk ve Ermeni toplumları arasındaki ilişki, uzun asırlar birlikte yaşamın bir ifadesi haline gelmiştir.
Halen etkilerini coğrafyamızda hissettiğimiz Birinci Dünya Savaşı, toplumda derin kırılmalara neden olduğu gibi, büyük özveriyle mayalanmış olan birlikteliklere de zarar verdi. Savaş şartları, toplumun hemen her kesiminde kayıplara neden oldu, savaş sonrası toplumlar arası ilişkilerde unutulamayacak yaralar açtı. Yanlış kararlar, zorunlu göçlerle ve büyük kayıplarla sonuçlandı.
Bir asır önce yaşanan hadiseyi doğru değerlendirerek, mevcut ilişkilerimizi ve ortak geleceğimizi şekillendirmek noktasında dersler çıkarma sorumluluğunu taşıyoruz. Bu sorumluluk, tarihi hadiseler üzerinden ideolojik bir Türkiye düşmanlığından yahut yaşanan acıların reddine dayanan bir Ermeni karşıtlığından bizleri korumaktadır. Bilakis, Türk-Ermeni ilişkilerini yalnız bir savaş konjonktüründe yaşanan trajediyle sınırlandırmayarak, tarihi kökleri itibariyle ve bir gelecek inşası açısından bizlere önemli görevler düşmektedir.
Anadolu coğrafyası bizleri bir kader birliğinde buluşturmuş ve geleceğe birlikte bakmak sorumluluğunu vermiştir. Bu doğrultuda hükümetimiz Ermeni toplumuyla düzenli istişareler halinde din, dil, kültür ve akademiye yönelik birçok yeni adımın atılmasını sağlamıştır. Hukuk devleti ve insan hakları ekseninde gerçekleşen reformlar ile birlikte yaşamımızı garanti altına alacak yasal değişimler gerçekleşmiş, Ermeni toplumundan gelen talepler dikkate alınarak çalışmalar yapılmıştır.
Sayın Cumhurbaşkanımızın da vurguladığı üzere 1915 yılında yaşanan hadise hepimizin ortak acısıdır. Karşılıklı güveni tesis ile birlikte yaşamamızı temin etmek ise hepimizin tarihi sorumluluğudur.”