Almanya seçim sonuçlarını ve Türkiye-Almanya ilişkinlerini Kanal 24’te “Soru-Yorum” programında değerlendirdik.

Kanal 24’te yayınlanan “Soru-Yorum” programına katılan AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu Almanya seçimleri ve Türkiye-Almanya ilişkilerine dair değerlendirmelerde bulundu. Yeneroğlu, “Bu seçimler Almanya’daki tüm siyasi partiler, özellikle de büyük partiler için adeta deprem niteliğinde bir etki yaptı. Hristiyan Demokrat Partisi, 2012 seçimlerinden yüzde 41,5 oyla çıkmıştı. 2017 seçimlerinde ise oylarını yüzde 33’e düşürmüş oldu. Aynı zamanda milletvekili sayısı da ciddi manada düştü. Hristiyan Demokrat Partisi 1949’dan sonra ikinci en az oyunu almış oldu. Benzer bir durum yine Sosyal Demokrat Partisi için de geçerli. Sosyal Demokrat Partisi zaten son seçimlerde hep yüzde 30’un altında oy alıyordu. Sosyal Demokrat Partisi’nin Federal Cumhuriyet kurulduktan sonra aldığı en kötü netice bu. Dolayısıyla büyük koalisyon dediğimiz koalisyonun Sosyal Demokratların ‘biz bundan sonra muhalefete çekileceğiz, bu şekilde büyük koalisyonu sürdürmemiz mümkün değil’ şeklindeki açıklamasından sonra, Hristiyan Demokrat Partisi “Jamaika koalisyonu” dedikleri bir tablo ile karşı karşıya. Tabi bunu ifade ederken önce şunu da belirtmek gerekiyor. Gerçekten Almanya, Federal Cumhuriyetin kurulmasından sonra refah seviyesinin zirvesinde. Normal şartlarda yurt dışındaki birçok ülkeden bakıldığında Merkel’in Almanya toplumunun büyük çoğunluğunun oyunu alması gerekirken –ki aslında Başbakan olarak yüzde 50’nin üzerinde beğenisi var- parti bu kadar düşük oy aldı. Almanya’daki işsizlik oranıyla ilgili birkaç rakam verelim: 2008’de yüzde 12 olan işsizlik oranı bugün yüzde 5,5. Almanya’nın bu yıl 270 milyar avronun üzerinde dış ticaret artısı olacak. Birçok eyalette reel işsizlik oranının adeta yüzde sıfır olduğu bir ortamda büyük koalisyonun bu şekilde cezalandırılmasının ana sebepleri üzerinde durduğumuz takdirde; ekonomik verilerden ve halkın refah seviyesinden ziyade son yıllarda toplum içerisinde “bu refah seviyemi kaybeder miyim?” endişesi var. Almanya aynı zamanda; toplumsal modernleşme, kozmopolit dünya, Alman toplumunun da gelişen dünya şartlarına entegre olmasının önündeki endişelerinin belirgin olduğu ve özellikle Suriye’den akın eden sığınmacıların Avrupa üzerindeki etkisinin neticeleriyle karşı karşıya.” dedi.