18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü münasebetiyle bir açıklama yapan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu, “Ne yazık ki küresel bir krize dönüşen göç hareketliği noktasında istisnai birkaç ülke hariç iyi bir sınav verilmemektedir.” dedi ve şunları kaydetti:
“18 Aralık günü, Birleşmiş Milletler tarafından 2000 yılında Uluslararası Göçmenler Günü olarak kabul edilmiştir. Her yıl bu tarihte dünyada göçmenlerin ve yerinden edilmiş insanların sorunlarına ilişkin farkındalık oluşturmayı hedefleyen Uluslararası Göçmenler Günü son yıllarda çok daha büyük bir anlam ifade etmektedir.
Bugün dünya genelinde uluslararası ve yerel çatışmalar, savaşlar, insan hakları ihlalleri, ekonomik krizler ile etnik ve dini ayrımcılık milyonlarca insanın ülkesini terk etmesine ve göç yoluna düşmesine neden olmaktadır. Bugün 65 milyonu bölgesel krizlerden dolayı yurtlarından edilenler olmak üzere dünya genelindeki göçmen nüfusu 250 milyona yakındır ve bu sayı tarihteki en yüksek rakama ulaşmıştır. Sadece son 15 yılda göçmen sayısında %40’tan fazla artış söz konusudur. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) dünya genelinde 65 milyondan fazla kişinin şiddet ve savaş nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldığını açıklamaktadır. Ne yazık ki evlerini terk etmek zorunda kalan bu insanların yarısından fazlası 18 yaşın altındaki çocuklardan oluşmaktadır. Bu sayıya çeşitli nedenlerle vatansız kalmış 10 milyon kişiyi de eklediğimizde, II. Dünya Savaşı’ndan sonra en büyük mülteci ve yerinden edilmiş nüfus ile karşı karşıya kalındığı görülmektedir. Bu dramatik tablonun değişmesi için tüm ülkelere önemli sorumluluklar düşmektedir.
Dünyanın en önemli göç güzergâhları üzerinde yer alan ülkemiz son yıllarda bölgesinde devam eden siyasi istikrarsızlıklar nedeniyle başta Suriye olmak üzere bölge ülkelerin vatandaşları tarafından güvenli bir yuva olarak görülmekte ve hedef ülke olarak yoğun bir göç akını yaşamaktadır. Bugün Türkiye geçici koruma altında ve geçici koruma ön başvuru sahibi olan 3 milyonu aşkın Suriye vatandaşına ev sahipliği yapmaktadır. Bu kapsamda Suriyeli çocukların 500 binden fazlasına eğitim imkânı sağlanmış, yetişkinlere çalışma imkânının önü açılmıştır. Ayrıca kamplarda barınma imkânı sunulmuştur ki bu sayı günümüzde 250 binden fazladır.
BMMYK verilerine göre ülkemiz dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülkedir. Tüm Avrupa’nın bu süreçte kabul ettiği Suriyeli sayısı ise 1 milyon 170 bin kadardır ve bunun da %65’ini Almanya, Sırbistan ve Kosova yüklenmiştir. Görüldüğü üzere küresel bir insani sorun olan bu konuda uluslararası alanda adil bir külfet paylaşımı bulunmamaktadır. Yerinden yurdundan edilmiş, daha insani ve güvenli bir ortam için yeni yaşam alanları arayışına girmiş sığınmacılara karşı gösterilmesi beklenen dayanışma ve duyarlılık yüzeysel düzeyde kalmamalıdır. Söz konusu olan her şeyden önce insani ve vicdani bir sorumluluktur.
Bugün vesilesiyle 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü’nün dünya genelinde yaşanan trajik duruma ilişkin farkındalığı arttırmasını diler ayrıca ülkemizdeki ve dünyadaki tüm göçmenlerin bu özel gününü kutlarım.”