Saros FSRU (Floating Storage and Regasification Unit – Yüzer Depolama ve Gazlaştırma Tesisi) Gemi İskelesi yapım süreci; Edirne ili, Keşan ilçesi, Sazlıdere Köyü sınırları içerisinde Saros Körfezi’nin Sazlıdere Köyü ve Gökçetepe Köyü arasındaki sahil bölümüne, Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ) Genel Müdürlüğü tarafından 2018 yılında başlamıştır. 850 milyon lira bedelli liman projesi; 100.000 bin ton ağırlık taşıma kapasitesine sahip yüzer LNG depolama ve gazlaştırma gemilerinin bağlanabilmesi amacıyla 270 metre uzunluğunda bir iskele inşasını içermektedir. 52.3 hektarlık alana, dolgu ile inşa edilmesi planlanan limanın yanı sıra römorkörlerin bağlanması için yine dolgu platformlar yapılacaktır.

Bölge halkı tarafından projenin iptali için 3 ayrı iptal davası açılmış, 45 bin imzalı itiraz dilekçesi oluşturulmuştur. Ayrıca change.org sitesinde de 120 bin imza toplanmıştır. Kasım 2019’da düzenlenen 1. ÇED raporu için 10 bilirkişi, projenin aleyhine görüş bildirmiş ve bu ÇED raporu Edirne İdare Mahkemesi tarafından iptal ettirilmiştir. Yürütmenin durdurulması talep edilmiş ancak bununla ilgili nihai bir karar henüz verilmemiştir. 1. ÇED raporunun iptalinin hemen ardından 2. ÇED raporu hazırlattırılmıştır. Bölge halkı projenin çevreye vereceği tahribatın herhangi bir ÇED raporuyla giderilemeyeceğini ve 2. ÇED raporunun da yeterli olmadığını savunarak itiraz sürecini yeniden başlatmıştır. İlk duruşma 4 Ağustos 2021’de gerçekleşecektir. 1. ÇED raporunun iptal edilmiş olmasına ve 2. ÇED raporu hakkında dava sürecinin devam etmesine rağmen BOTAŞ, başladığı FSRU inşaatına büyük bir hızla devam etmektedir. Bu esnada geri dönüşü ve telafisi mümkün olmayacak şekilde çevre tahribatı oluşmaktadır. Özellikle deniz suyuyla ilgili çevre tahribatı bölge halkı tarafından kayıt altına alınmaya devam etmektedir.

Böylesine büyük çapta bir projenin ortak akıl ve istişare ile bölge halkı, ilgili STK’lar ve uzmanların katılım ve rızasıyla gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Sürecin geldiği noktada taşınacak ürünün yüksek risk grubunda olduğu da göz önüne alındığında projeye yapılan itirazlar değerlendirilmeden devam edilmesi geri dönülemez çevre tahribatlarına yol açabilir.

Bu bağlamda;

1- 2. ÇED raporunun da 1. ÇED raporu gibi iptal edilmesi durumunda şu ana kadar doğaya verilmiş olan tahribatın telafisi mümkün müdür? Projenin durdurulması durumunda çevreye verilen tahribat ve oluşacak maddi kayıplar nasıl telafi edilecektir?

2- Saros FSRU Gemi İskelesi için belirlenen alan, 2006 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla Saros Körfezi Kültür ve Turizm Geliştirme Bölgesi ilan edilmiştir. Bu özel bölgeye 320 metrelik liman ve 17 km’lik kara boru hattı yapılması üstün kamu yararına aykırı değil midir?

3- Edirne İdare Mahkemesi’nin 1. ÇED raporuna karşı açılan davalarda verdiği 2 ayrı iptal kararı ve üç ayrı davanın bilirkişi raporları neden görmezden gelinmektedir?

Connect with Me: