Bayram Ziyareti Gözlemlerim

Bayram ziyaretlerinde ben de iktidarın artan kötülükleri ve muhalefetin temel çıkmazları arasında gidip gelen değerlendirmeler ile fazlasıyla karşılaştım.

İnsanlar iktidarın yargıyı siyasi amaçlarla sopa olarak kullandığının farkında ve sıradanlaşmış kötülükleri görüyor, kızanlar da var fakat bu kitlenin büyük çoğunluğu başta ana muhalefet olmak üzere genel anlamda siyasi yelpazede güçlü alternatif görmediklerinden yakınıyor ve bu sebeple pozisyonlarını değiştirmiyor.

Bu toplumsal gerçekliğin derin sebepleri var elbette; kimliksel kutuplaşmanın kronik hâli elbette başat unsurlardan ama muhalefetin demokrasi ve hukuk devleti konularında farklı toplumsal kesimlere ümit verecek inandırıcı taahhütlerinin olmaması ve zaman zaman kabarttığı ayrıştırıcı ideolojik dil toplumdaki endişelerin giderilememesine dolayısıyla da sandık geldiğinde yine ‘ehven-i şer’ gördüğü iktidar ortaklarına yönelmesine sebep oluyor. Elbette muhalefetin salt tepkisel dili, iktidarın manipülasyon aparatlarının büyük yıkıcı etkisi ve Türkiye’nin temel sorularını muhalefetin başat aktörlerinin çözebileceğine dair ikna edici kadroların görülmemesi de önemli faktörler.

Türkiye’nin geleceği açısından bu hazin gidişat büyük bir trajedi. Özellikle ötekinin adaletine kat’i surette güvenmeyen insanların kendilerinden gördüklerinin adaletsizliklerini hafife alması da ümidi zedeleyen bir çıkmaz.

Ancak bu kısır döngüyü kırabilmeyi başaran ve tüm toplumu kucaklayan bir siyasi hareket Türkiye’de ümitleri yeşertebilir ve milletimizin makus talihini değiştirebilir.

Facebook
Twitter
LinkedIn
Benzer İçerikler: